Genel Sağlık Raporu ve Sorunları ile Önsağlık Taramaları
-- Skolyoz ( omurilik eğriliği )
-- Kalbin delik olması
-- Kalp ritmindeki bozukluk
-- Göz tembelliği
-- Miyop-hipermetrop-astigmat derecelerindeki yüksek dereceler
-- 5 metreden eşgal edebilecek ameliyat izleri
-- Epilepsi
-- Hepatit-b sarılığı (derecesinin yüksekliğine göre elenme oluyor ve taşıyıcı ise elenmez)
-- Dövme izi
-- Yara bere izi
-- Şeker hastaları
-- Panik ataklık
-- Ellerin aşırı titremeleri
-- Böbrek eksikliği
-- İç hastalıklar
-- Solunum yolu hastalıkları
-- Kellik
-- Boy-kilo indeksinin fazlalığı ya da azlığı
-- Kulak zarlarının delik olması
Gibi birçok şey pomemi kazandıktan sonraki sağlık raporu sırasında elenmelere yol açan sağlık problemleridir ve mülakatlarda önsağlık sırasında da bunlardan bazıları sorun teşkil etmektedir...
*********************************************************
2012 VE 2013 POMEM ALIMLARINDA ELENME NEDENLERİNDEN BAZILARI:
1) Konuşma yetersizliği
2) Kekemelik
3) İfade (cümle kuramama, cümlede anlam bozukluğu olması)
4) Yanlış cevapta ısrarcı olma.
5) Göz teması kuramamak.
6) Doğru cevapta kararlı olmamak yani tutarsız durmak.
7) Kararsız duruş ve kendine güvenmediği izlenimi oluşturma.
8 ) Basit komutları uygun olmayan şekilde algılamak.
9) Cumhuriyetimizin temel değerleri ve Atatürk ile ilgili her Türk gencinin bilmesi beklenen sorulara tam olarak cevap verememek.
10) Basit soruları anlamayarak tekrar ettirmek, açıklattırma, yardım isteme.
11) Sorulara ilgisiz cevap vermek.
12) Evrensel değerler ile ilgili soruları taraflı ve önyargılı olarak yorumlama.
13) Mesleğe bakış, meslekten kişisel beklentiler.
14) Yara , dövme ve benzeri izler
15) Komisyonu hiç umursamamis gibi gelme
16) Yüzde sivilce ve ben olması ( 2012 de sorundu , 2013 te pek sorun olmadı )
17) Boy-Kilo İndeksinin tutmaması
18) Renk körlüğü
19) Oraya bilgisiz gidip sorulara cvp verememe ; yani güncel soru sorulduğunda susmak
20) Kellik problemi
21) Bacaklarda varis başlangıcı ( NOT : 2012 de engeldi ; fakat 2013 te pek duymadık sorun olduğunu ; ama varis başlangıcı değil de varis bariz sekilde varsa elenme sebebidir bunu biliniz )
22) Spor'da hareketlerin nizami yapılmaması
--->> SON ŞEKLE GÖRE ELENME SEBEPLERİNDEN BAZILARI HAKKINDA ŞU DÜZENLEMELER GETİRİLDİ ;
a-) Bayanlarda boy 1.62 ye indirildi (2012 de indirildi)
b-) Kellik problemi olanlara saç ektirebilmesi serbest oldu ve bu sekilde basvurabilirler
c-) Gözlerde lazer serbest oldu
YORUMLARINIZI YAZIN
DEVAMINI OKU>>>
-- Skolyoz ( omurilik eğriliği )
-- Kalbin delik olması
-- Kalp ritmindeki bozukluk
-- Göz tembelliği
-- Miyop-hipermetrop-astigmat derecelerindeki yüksek dereceler
-- 5 metreden eşgal edebilecek ameliyat izleri
-- Epilepsi
-- Hepatit-b sarılığı (derecesinin yüksekliğine göre elenme oluyor ve taşıyıcı ise elenmez)
-- Dövme izi
-- Yara bere izi
-- Şeker hastaları
-- Panik ataklık
-- Ellerin aşırı titremeleri
-- Böbrek eksikliği
-- İç hastalıklar
-- Solunum yolu hastalıkları
-- Kellik
-- Boy-kilo indeksinin fazlalığı ya da azlığı
-- Kulak zarlarının delik olması
Gibi birçok şey pomemi kazandıktan sonraki sağlık raporu sırasında elenmelere yol açan sağlık problemleridir ve mülakatlarda önsağlık sırasında da bunlardan bazıları sorun teşkil etmektedir...
*********************************************************
2012 VE 2013 POMEM ALIMLARINDA ELENME NEDENLERİNDEN BAZILARI:
1) Konuşma yetersizliği
2) Kekemelik
3) İfade (cümle kuramama, cümlede anlam bozukluğu olması)
4) Yanlış cevapta ısrarcı olma.
5) Göz teması kuramamak.
6) Doğru cevapta kararlı olmamak yani tutarsız durmak.
7) Kararsız duruş ve kendine güvenmediği izlenimi oluşturma.
8 ) Basit komutları uygun olmayan şekilde algılamak.
9) Cumhuriyetimizin temel değerleri ve Atatürk ile ilgili her Türk gencinin bilmesi beklenen sorulara tam olarak cevap verememek.
10) Basit soruları anlamayarak tekrar ettirmek, açıklattırma, yardım isteme.
11) Sorulara ilgisiz cevap vermek.
12) Evrensel değerler ile ilgili soruları taraflı ve önyargılı olarak yorumlama.
13) Mesleğe bakış, meslekten kişisel beklentiler.
14) Yara , dövme ve benzeri izler
15) Komisyonu hiç umursamamis gibi gelme
16) Yüzde sivilce ve ben olması ( 2012 de sorundu , 2013 te pek sorun olmadı )
17) Boy-Kilo İndeksinin tutmaması
18) Renk körlüğü
19) Oraya bilgisiz gidip sorulara cvp verememe ; yani güncel soru sorulduğunda susmak
20) Kellik problemi
21) Bacaklarda varis başlangıcı ( NOT : 2012 de engeldi ; fakat 2013 te pek duymadık sorun olduğunu ; ama varis başlangıcı değil de varis bariz sekilde varsa elenme sebebidir bunu biliniz )
22) Spor'da hareketlerin nizami yapılmaması
--->> SON ŞEKLE GÖRE ELENME SEBEPLERİNDEN BAZILARI HAKKINDA ŞU DÜZENLEMELER GETİRİLDİ ;
a-) Bayanlarda boy 1.62 ye indirildi (2012 de indirildi)
b-) Kellik problemi olanlara saç ektirebilmesi serbest oldu ve bu sekilde basvurabilirler
c-) Gözlerde lazer serbest oldu
YORUMLARINIZI YAZIN
___MÜLAKATLARDA DURUŞ___
**Sağ ve sol ayak topuklarını birleştirerek baş selamı vermek
**Kendinden emin olmak
**Başka yere bakmamak
**Mülakat komisyonuyla göz teması kurmak
**El-kol-ayakları oynatmamak
**Güzel bir diksiyonla akıcı şekilde konuşmak
___PUANLAMALAR___
**Puanlama : Kpss+Sözlü+Spor = Toplam Puandır
**Sözlü Mülakat : 60 puan üzerindendir
**Spor Mülakatı : 40 puan üzerindendir
___KİŞİLİK TESTİ AŞAMASI___
-- tutarlı biri olunuz
-- hafızanızı güçlü tutunuz
-- yorumlama kabiliyeti edininiz
-- korkmaya gerek yok elenmezsiniz bu aşamada
-- verdiğiniz cevapları aklınızda tutunuz ve bu sizin diğer sorularda işinize yarayacaktır
-- bu bağlamda sözlü mülakatta sizin üstünüze gelecekler , yani dengesiz cevaplardan kaçınınız
___ÖNSAĞLIK AŞAMASI___
-- boy ölçülürken sakın kafanızı yukarı kaldırmayın kafanızın arkasından ölçüm yapılıyo ön taraftan değil ve aksi takdirde boyunuz kısa ölçülür
-- tırnaklarınızı kesiniz ve gözde sorun olan arkadaşlar lazer serbest artık sayıları okuyabilirsiniz rahatça
-- kilolu arkadaşlar yeme içmeye dikkat edin sınırda olursanız kesinlikle bise yiyip içmeden gelin mülakatlara ve bu durumdan kurtulmak istiyorsanız kilonuzu sınırda tutmayın koşu yapın son 1 buçuk ay
-- yağlı yiyecekler yemeyin sivilce çıkması kötü olabilir
-- elinizi kolunuzu vücudunuzu sakın çizdirmeyin düşmeyin
___SÖZLÜ MÜLAKAT AŞAMASI___
-- bilgi donanımınız güçlü olsun
-- gerekirse diksiyon kursuna gidiniz
-- heyecanınızı yenin çünkü artık iş görüşmelerimiz çoğalmakta
-- gereksiz konuşmalardan kaçınınız ve cümlelerinizi düzgün kurunuz
-- ingilizce,bilgisiyar sertifikası ile ehliyet almak büyük bişey değil orada ayrıcalık tanımazlar ama bu şeylerin olmasında da fayda var
-- güncel olaylardan gündemden haberdar olunuz ve yanlış cevapta ısrarcı olmayıniz
-- orada mülayim gibi durmayın başınız dik olsun çok cin de olmayın ve takım elbiseyle gidin
-- içeri girdiğinizde odadaki herşeye dikkat edin kişi sayısına renklere falan
-- göz teması kurunuz komisyonla ve konuyu anlatırken sakın ellerinizi abartılı şekilde sallamayin , hatta esas durusta durarak konusunuz el kol oynatmayınız
-- orada ne derse desinler sakin şekilde cevap veriniz , kişilik testinden dolayı üstünüze geleceklerdir
-- içeri girdiğinizde önce adınızı soyadınızı hangi şehirde hangi ünv bitirdiğinizi ne bölümü okuduğunuzu söyledikten sonra soru kartınızın numarasını söyleyerek sorunuzu okuyup cevaba başlayın
-- yinelemelerden sakının ve anlatım bozukluğu yapmayın
-- sinirlenmeyin hafif tebessüm edininiz
-- bilmediğiniz bir soru olsa bile konuşmaya başlayın ama tutarsız da olmayın
-- erkekler saç sakala dikkat edininiz , güzelce traş olunuz
-- bu aşamanın puanı 60'tır.
___SPOR MÜLAKATI AŞAMASI___
-- günlük 50 mekik 20 şınav çekmek zor değil yapınız son iki ay kala
-- günlük koşu yapınız
-- mülakatlara giderken çantada spor için şort forma tişört ve spor ayakkabısı getirmeyi unutmayın
-- erkekler 50 saniye altında yapma zorunda bayanlar ise 60 saniye altında yapmak zorundalar 40 tam puanı almak için
-- iki takla atmak kolaydır evde deneyin , yani halk dilinde dombalak açmak kolaydır
-- mülakat sırasında 2 takla açtıktan sonra 3 saniye bekleyin eğer beklemezseniz başınız dönecektir ve bu da sizin denge tahtasına çıkamamanıza ve düşmenize neden olacaktır
-- ola ki denge tahtasından düştünüz,sakin koşup gitmeyin düştüğünüz yerden denge tahtasına çıkıp devam ediniz
___SPOR MÜLAKATINDAKİ AYRINTILAR VE YAPILACAKLAR___
1-) 40 cm yükseklikteki engelin sağına soluna ayaklar bitişik şekilde ip atlar gibi 5 defa atlama..
2-) Mekik minderine koşup 5 mekik çekme
çekmezsen bile çekmeye çalış yoksa elenirsin , nizami olmazsa her bir mekik başı normal bitirdiğin sürene 2 saniye eklenir
(( 5 mekiği yanlış çektin 5x2=10 saniye eklenir gibi))
3-) Şınav minderine hızlı koşup 5 şınav çekme
çekemezen bile çekmeye çalış yoksa elenirsin , nizami olmazsa her bir şınav başı normal bitirdiğin sürene 2 saniye eklenir
(( 5 şınavı yanlış çektin 5x2=10 saniye eklenir gibi))
4-) Yerde duran toplara dokunma;
önce ilerideki 2. topa eğilip dokunup hemen geri gelip ilk topa dokunacaksiniz ardından tekrar ilerideki topa dokunacaksiniz toplamda 3 defa..
5-) Takla minderine koşup 2 takla attıktan sonra kalkıp
6-) 2 saniye bekleyip hemen denge tahtasının üstüne çıkacaksınız eğer düşerseniz düştüğünüz yerden geri çıkıp devam edin yoksa elenirsiniz.
7-) Hızlı hızlı koşup 121 cm uzunluktaki atlama beygirinin üzerinden ister uçarak ister durup hemen el koyarak da atlayıp bitirebilirsiniz...
Erkekler 50 Bayanlar 56 saniyenin altında yaparsa 40 tam puan alır.... Aksi durumda mesela bir erkek adayımız 51 saniyede tamamlarsa 1 saniye fazla sürede bitirdiği için 2 puanı kırılır ve 38 puan alır..
___POMEM MÜLAKATLARI İÇİN BAZI AŞAMALAR___
1) Önce kişilik envanteri testine tabisiniz ve ardından
2) Önsağlık ve sonra
3) Sözlü mülakat (60puan üzerinden) ve ardından
4) Spor mülakatı (40puan üzerinden) ve
5) Hepsini geçersen Ankaradaki puan sıralamasına kalirsin ve alım sayısı ne olursa ve de o sayının içine girersen kazanır okula gidersin ve
6) Sağlık raporunu orada alırsın temiz çıkarsa
7) Okulda 1 aylık intibak ve ardından
8) Eğitim görürsün
9) Sonra 1 ay staj yaparsın maasli ve ardından
10) 10 günlük değerlendirme için okula geri gelirsin ve sonucunda olumlu bir rapor varsa polis oluyorsun tamamen ve 1 yıl sonra da asaleti tasdikini alıyorsun
___2012-2013 İSTATİSTİKLERİ___
1-) POMEM e başvuru sayısı ; 38.000 ---- 30 bin Erkek + 8 bin Bayan
2-) Alım Sayısı ; 2012 de : 2700 Erkek + 130 Bayan
Alım Sayısı ; 2013 te : 3170 Erkek + 130 Bayan
3-) En çok Pomeme öğrenci veren 2 Şehir ; İSTANBUL VE ADANA..
4-) Elenme olasılığının yüksek olduğu iller ; İstanbul,Ankara,İzmir,Bursa,Adana.. ( başvuru çokluğu )
5-) En çok başvuru yapan iller ; İstanbul , Ankara , İzmir , Adana , Bursa , Antalya
6-) En az başvuru yapılan iller ; Tunceli , Hakkari , Şırnak , Kilis , Ardahan , Bayburt , Siirt
7-) En çok elenme Önsağlıkta görülmüştür..
8- ) Sporda elenen sayısı çok az..
9-) Boy-kilo endeksi tutmayan çok kişi oldu ve elendi..
10-) Sözlü mülakatta elenme riski , ön sağlıkta elenme riskiyle neredeyse aynı...
11-) 2012 ye göre 2013 teki elemeler daha az olmuştur
DEVAMINI OKU>>>
**Sağ ve sol ayak topuklarını birleştirerek baş selamı vermek
**Kendinden emin olmak
**Başka yere bakmamak
**Mülakat komisyonuyla göz teması kurmak
**El-kol-ayakları oynatmamak
**Güzel bir diksiyonla akıcı şekilde konuşmak
___PUANLAMALAR___
**Puanlama : Kpss+Sözlü+Spor = Toplam Puandır
**Sözlü Mülakat : 60 puan üzerindendir
**Spor Mülakatı : 40 puan üzerindendir
___KİŞİLİK TESTİ AŞAMASI___
-- tutarlı biri olunuz
-- hafızanızı güçlü tutunuz
-- yorumlama kabiliyeti edininiz
-- korkmaya gerek yok elenmezsiniz bu aşamada
-- verdiğiniz cevapları aklınızda tutunuz ve bu sizin diğer sorularda işinize yarayacaktır
-- bu bağlamda sözlü mülakatta sizin üstünüze gelecekler , yani dengesiz cevaplardan kaçınınız
___ÖNSAĞLIK AŞAMASI___
-- boy ölçülürken sakın kafanızı yukarı kaldırmayın kafanızın arkasından ölçüm yapılıyo ön taraftan değil ve aksi takdirde boyunuz kısa ölçülür
-- tırnaklarınızı kesiniz ve gözde sorun olan arkadaşlar lazer serbest artık sayıları okuyabilirsiniz rahatça
-- kilolu arkadaşlar yeme içmeye dikkat edin sınırda olursanız kesinlikle bise yiyip içmeden gelin mülakatlara ve bu durumdan kurtulmak istiyorsanız kilonuzu sınırda tutmayın koşu yapın son 1 buçuk ay
-- yağlı yiyecekler yemeyin sivilce çıkması kötü olabilir
-- elinizi kolunuzu vücudunuzu sakın çizdirmeyin düşmeyin
___SÖZLÜ MÜLAKAT AŞAMASI___
-- bilgi donanımınız güçlü olsun
-- gerekirse diksiyon kursuna gidiniz
-- heyecanınızı yenin çünkü artık iş görüşmelerimiz çoğalmakta
-- gereksiz konuşmalardan kaçınınız ve cümlelerinizi düzgün kurunuz
-- ingilizce,bilgisiyar sertifikası ile ehliyet almak büyük bişey değil orada ayrıcalık tanımazlar ama bu şeylerin olmasında da fayda var
-- güncel olaylardan gündemden haberdar olunuz ve yanlış cevapta ısrarcı olmayıniz
-- orada mülayim gibi durmayın başınız dik olsun çok cin de olmayın ve takım elbiseyle gidin
-- içeri girdiğinizde odadaki herşeye dikkat edin kişi sayısına renklere falan
-- göz teması kurunuz komisyonla ve konuyu anlatırken sakın ellerinizi abartılı şekilde sallamayin , hatta esas durusta durarak konusunuz el kol oynatmayınız
-- orada ne derse desinler sakin şekilde cevap veriniz , kişilik testinden dolayı üstünüze geleceklerdir
-- içeri girdiğinizde önce adınızı soyadınızı hangi şehirde hangi ünv bitirdiğinizi ne bölümü okuduğunuzu söyledikten sonra soru kartınızın numarasını söyleyerek sorunuzu okuyup cevaba başlayın
-- yinelemelerden sakının ve anlatım bozukluğu yapmayın
-- sinirlenmeyin hafif tebessüm edininiz
-- bilmediğiniz bir soru olsa bile konuşmaya başlayın ama tutarsız da olmayın
-- erkekler saç sakala dikkat edininiz , güzelce traş olunuz
-- bu aşamanın puanı 60'tır.
___SPOR MÜLAKATI AŞAMASI___
-- günlük 50 mekik 20 şınav çekmek zor değil yapınız son iki ay kala
-- günlük koşu yapınız
-- mülakatlara giderken çantada spor için şort forma tişört ve spor ayakkabısı getirmeyi unutmayın
-- erkekler 50 saniye altında yapma zorunda bayanlar ise 60 saniye altında yapmak zorundalar 40 tam puanı almak için
-- iki takla atmak kolaydır evde deneyin , yani halk dilinde dombalak açmak kolaydır
-- mülakat sırasında 2 takla açtıktan sonra 3 saniye bekleyin eğer beklemezseniz başınız dönecektir ve bu da sizin denge tahtasına çıkamamanıza ve düşmenize neden olacaktır
-- ola ki denge tahtasından düştünüz,sakin koşup gitmeyin düştüğünüz yerden denge tahtasına çıkıp devam ediniz
___SPOR MÜLAKATINDAKİ AYRINTILAR VE YAPILACAKLAR___
1-) 40 cm yükseklikteki engelin sağına soluna ayaklar bitişik şekilde ip atlar gibi 5 defa atlama..
2-) Mekik minderine koşup 5 mekik çekme
çekmezsen bile çekmeye çalış yoksa elenirsin , nizami olmazsa her bir mekik başı normal bitirdiğin sürene 2 saniye eklenir
(( 5 mekiği yanlış çektin 5x2=10 saniye eklenir gibi))
3-) Şınav minderine hızlı koşup 5 şınav çekme
çekemezen bile çekmeye çalış yoksa elenirsin , nizami olmazsa her bir şınav başı normal bitirdiğin sürene 2 saniye eklenir
(( 5 şınavı yanlış çektin 5x2=10 saniye eklenir gibi))
4-) Yerde duran toplara dokunma;
önce ilerideki 2. topa eğilip dokunup hemen geri gelip ilk topa dokunacaksiniz ardından tekrar ilerideki topa dokunacaksiniz toplamda 3 defa..
5-) Takla minderine koşup 2 takla attıktan sonra kalkıp
6-) 2 saniye bekleyip hemen denge tahtasının üstüne çıkacaksınız eğer düşerseniz düştüğünüz yerden geri çıkıp devam edin yoksa elenirsiniz.
7-) Hızlı hızlı koşup 121 cm uzunluktaki atlama beygirinin üzerinden ister uçarak ister durup hemen el koyarak da atlayıp bitirebilirsiniz...
Erkekler 50 Bayanlar 56 saniyenin altında yaparsa 40 tam puan alır.... Aksi durumda mesela bir erkek adayımız 51 saniyede tamamlarsa 1 saniye fazla sürede bitirdiği için 2 puanı kırılır ve 38 puan alır..
___POMEM MÜLAKATLARI İÇİN BAZI AŞAMALAR___
1) Önce kişilik envanteri testine tabisiniz ve ardından
2) Önsağlık ve sonra
3) Sözlü mülakat (60puan üzerinden) ve ardından
4) Spor mülakatı (40puan üzerinden) ve
5) Hepsini geçersen Ankaradaki puan sıralamasına kalirsin ve alım sayısı ne olursa ve de o sayının içine girersen kazanır okula gidersin ve
6) Sağlık raporunu orada alırsın temiz çıkarsa
7) Okulda 1 aylık intibak ve ardından
8) Eğitim görürsün
9) Sonra 1 ay staj yaparsın maasli ve ardından
10) 10 günlük değerlendirme için okula geri gelirsin ve sonucunda olumlu bir rapor varsa polis oluyorsun tamamen ve 1 yıl sonra da asaleti tasdikini alıyorsun
___2012-2013 İSTATİSTİKLERİ___
1-) POMEM e başvuru sayısı ; 38.000 ---- 30 bin Erkek + 8 bin Bayan
2-) Alım Sayısı ; 2012 de : 2700 Erkek + 130 Bayan
Alım Sayısı ; 2013 te : 3170 Erkek + 130 Bayan
3-) En çok Pomeme öğrenci veren 2 Şehir ; İSTANBUL VE ADANA..
4-) Elenme olasılığının yüksek olduğu iller ; İstanbul,Ankara,İzmir,Bursa,Adana.. ( başvuru çokluğu )
5-) En çok başvuru yapan iller ; İstanbul , Ankara , İzmir , Adana , Bursa , Antalya
6-) En az başvuru yapılan iller ; Tunceli , Hakkari , Şırnak , Kilis , Ardahan , Bayburt , Siirt
7-) En çok elenme Önsağlıkta görülmüştür..
8- ) Sporda elenen sayısı çok az..
9-) Boy-kilo endeksi tutmayan çok kişi oldu ve elendi..
10-) Sözlü mülakatta elenme riski , ön sağlıkta elenme riskiyle neredeyse aynı...
11-) 2012 ye göre 2013 teki elemeler daha az olmuştur
1___KPSS ŞARTI___
**KPSS : En az 60,000 Puan almış olmak (değişmezse)
**KPSS : 60,000 alan herkes mülakata çağrılır (değişmezse)
**KPSS : 60,000 ve üzeri alan herkesin şansı vardır
**KPSS : Bayanlarda Puanlar yüksek kapattığı için yüksek puanlılar çok şanslı
**KPSS : 2013 ve 2014 Kpss Puanlarınız geçerlidir (değişmezse)
**KPSS : 2013 ve 2014 Kpssden herhangi birisini kullanabilirsiniz (değişmezse)
__ALIM AÇIKLAMA SİTESİ___
**LİNK : www.egm.gov.tr
**LİNK : www.egitim.pol.tr
**LİNK : www.egm.gov.tr
**LİNK : www.egitim.pol.tr
YAŞ HESAPLAMASI VE ŞARTI___
**Askerlik Yapmayan : 28'den gün almamış olmak (değişmezse)
**Askerlik Yapan : 30'dan gün almamış olmak (değişmezse)
**Askerlik Yapmayan : 28'den gün almamış olmak (değişmezse)
**Askerlik Yapan : 30'dan gün almamış olmak (değişmezse)
___SPOR PARKURU VE ŞARTI___
**LİNK : http://www.youtube.com/watch?v=OOF6-aaN1vY
**Erkekler : En fazla 50 saniyede yapacak 40 tam puan için
**Bayanlar : En fazla 56 saniyede yapacak 40 tam puan için
___BOY/KİLO İNDEKSİ (B.K.İ.) ŞARTI VE HESAPLANMASI___
**LİNK : http://www.youtube.com/watch?v=OOF6-aaN1vY
**Erkekler : En fazla 50 saniyede yapacak 40 tam puan için
**Bayanlar : En fazla 56 saniyede yapacak 40 tam puan için
___BOY/KİLO İNDEKSİ (B.K.İ.) ŞARTI VE HESAPLANMASI___
*B.K.İ. = [Kilo / (Boy x Boy)] = 18-27 Aralığında olmalı
___İKAMET DEĞİŞTİRME___
**İkametin nerdeyse orada başvurursun ve mülakata girersin
**İkametini başka yere aldırırsan orda başvurup girebilirsin
**Askerlik yapanlar sadece bulunduğu ilde özel izinle başvururlar
___BÖLÜM FARKI___
**Kimsenin bölümü üstün değildir (besyo,iktisat,edebiyat farketmez)
**Kurul karşısında herkes eşittir
___ASKERDEYKEN BAŞVURU İŞLEMLERİ___
**Askerlik yapanlar sadece bulunduğu ilde özel izinle başvururlar
**Aserdeyken başvurup mülakata girip kazanınca direk muaf olursun
**Askerdeyken yaş tutmuyorsa mecburen bitirip başvuracaksın
**Askerlik yapanlar için 30 dan gün almamış olmak şartı var
**Askerlik yapmayanlar için 28den gün almamış olmak şartı var
**İkametin nerdeyse orada başvurursun ve mülakata girersin
**İkametini başka yere aldırırsan orda başvurup girebilirsin
**Askerlik yapanlar sadece bulunduğu ilde özel izinle başvururlar
___BÖLÜM FARKI___
**Kimsenin bölümü üstün değildir (besyo,iktisat,edebiyat farketmez)
**Kurul karşısında herkes eşittir
___ASKERDEYKEN BAŞVURU İŞLEMLERİ___
**Askerlik yapanlar sadece bulunduğu ilde özel izinle başvururlar
**Aserdeyken başvurup mülakata girip kazanınca direk muaf olursun
**Askerdeyken yaş tutmuyorsa mecburen bitirip başvuracaksın
**Askerlik yapanlar için 30 dan gün almamış olmak şartı var
**Askerlik yapmayanlar için 28den gün almamış olmak şartı var
_KURUL NE SORAR__
**Kurul herşeyi sorar (güncel,mantık,bölüm,genel bilgi vs.vs.)
**Kurul sadece çektiğin kartın cevabını isteyebilir
**Kurul sadece çektiğin kartın haricinde sorunun cevabını isteyebilir
**Kurul sadece senle muhabbet edebilir
**Kurul sadece sana kendini tanıtmanı isteyebilir
**Kurul sadece sana bakıp ilk izlenimi görmek isteyebilir
___MÜLAKATLARDA NASIL GİYİNİLMELİ___
**Takım Elbise giyilmeli
**Rengi lacivert,gri veya siyah takım olmalı
**Gömlek beyaz ve Kravat lacivert ya da siyah olabilir
**Sade şekilde giyim de olabilir takım giyme şartı yoktur
**Bayanlar babet ayakkabı veya siyah kundura giyebilir
**Erkekler siyah kundura giymelidir
___MÜLAKAT SÜRECİ VE O GÜN GETİRİLECEKLER___
**Herşey 1 günde olur biter
**Aşamalar : Kişilik envanteri,Önsağlık,Sözlü ve Spordur
**Süreç gece 11 e 12 ye kadar da sürebilir , akşam 5 e kadar da
**Yanınızda spor çantası getirin (içinde ayakkabı,tişört,kapri,şort)
___GÖZ DERECELERİ VE ENGEL DURUMLAR___
**MİYOP : En fazla 2 derece olabilir her bir göz derecesi
**HİPERMETROP : En fazla 1 derece olabilir her bir göz derecesi
**Göz Tembelliği : Derecesi yüksek olanlar kesinlikle elenir
**Gözde Lazer serbest
**Renk Körlüğü elenme sebebidir
**Lens kullanmak , bu şekilde önsağlığa ve sağlık raporu kuruluna girmek yasaktır
**Gözlükle önsağlığa ve sağlık raporu kuruluna girmek yasaktır
___BOY ŞARTI___
**ERKEK : Min. Boy Şartı 1.67
**BAYAN : Min. Boy Şartı 1.62
___DÖVME , YARA , HASTALIK , SİVİLCE , BEN VE AMELİYAT
İZLERİ___
**DÖVME İZİ : Elenme sebebidir kesinlikle
**AMELİYAT İZİ : 5 Metreden eşgal etmiyosa elenme sebebi değildir
**SİVİLCE İZİ : 2012 de elenme sebebiydi , 2013 te değildi
**YÜZDE KOLDA BEN : 2012 de elenme sebebiydi 2013te değildi
**DOĞUM LEKESİ : Sıkıntı değil ama komisyona bağlı
**JİLET,FAÇA İZİ : Kesinlikle elenme sebebi
**BIÇAK VE CAM KESİĞİ İZİ : Elenme sebebi değil iz çok büyük değilse ve de kendisi bilinçli şekilde yapmadıysa
**YARA İZİ : Büyük bir yara ise ve bu hastalık derecesinde ise engeldir
**SEDEF HASTALIĞI İZİ : Kesinlikle engeldir
___GÜVENLİK ARŞİV ARAŞTIRMASI___
**Kişi kendisinden sorumludur , kendisinin araştırılması yapılır , herşey temizse sıkıntı yoktur ; ancak yine de ailesinde yani anne , baba , kardeş , abi veya ablasında herhangi bir yüz kızartıcı fiil işlenme durumu yoksa , vatan haini değilse problem olmaz ve bunlara da bakılır..
___2012 POMEM ALIMLARINDAN İSTATİSTİKLER___
**23 Ağustos Alım İlanı
**18-27 Eylül Başvurular
**8-15 Ekim Mülakatlar
**18 Ekim Sonuç Açıklanması
**5 Kasım Okul Kayıt
**160,... Son Erkek Puanı
**168,... Son Bayan Puanı
**198 Son Yedek Erkek Sıralaması
**7 Son Yedek Bayan Sıralaması
**2700 Erkek Alımı
**130 Bayan Alımı
**2011-2012 Kpss Geçerli
**60 En Az Baraj Puanı
**1.67 Min. Erkek Boyu
**1.65 Min. Bayan Boyu(değişti)
___2013 POMEM ALIMLARINDAN İSTATİSTİKLER___
**27 Ağustos Alım İlanı
**9-27 Eylül Başvurular
**21-28 Ekim Mülakatlar
**31 Ekim Sonuç Açıklanması
**4 Kasım Okul Kayıt
**159,... Son Erkek Puanı
**167,... Son Bayan Puanı
**319 Son Yedek Erkek Sıralaması
**8 Son Yedek Bayan Sıralaması
**3170 Erkek Alımı
**130 Bayan Alımı
**2012-2013 Kpss Geçerli
**60 En Az Baraj Puanı
**1.67 Min. Erkek Boyu
**1.62 Min. Bayan Boyu
___DİŞLER___
**Dişler : En fazla 4 diş eksik olabilir
**Dişler : Protez ve dolgular sorun değildir eksik sayılmaz
**Dişler : Öndişler kesinlikle eksik olmamalı
___Öğrenim Görülen Mevcut Pomem Okulları___
1-) Arnavutköy Pomem (yaklaşık 550 kişilk)
2-) Bornova Pomem (yaklaşık 220 kişilik)
3-) Mersin Pomem (yaklaşık 490 kişilik)
4-) Bursa Pomem (yaklaşık 420 kişilik)
5-) Bilecik Pomem (yaklaşık 420 kişilik)
6-) Merzifon Pomem (yaklaşık 510 kişilik)
7-) Karabük Pomem (yaklaşık 470 kişilik)
8- )Çankırı Pomem (yaklaşık 250 kişilik)
**Bayan-Erkek karışık Pomem Okulu Arnavutköy Pomem'dir
**Bayanların okuduğu tek Pomem Okulu Arnavutköy Pomem'dir
Sözlü Mülakatlarda sorulan mantık sorularından ve güncellerden bir kaç tanesi;
1) arkandaki duvarın rengi nedir ?
2) bu odada kaç tane sandalye var?
3) arkandaki tahtanın rengi nedir?
4) bu odada kaç kişi var?
5) pencereden dışarı baktığında ne görüyorsun?
6) aynı anne ve babadan olan ve kardesi olmayan kişi kimdir ?
7) 4 elma vardı ikisini aldım kaç elmam oldu ?
8) mesela adanadaysan çevresindeki illeri say?
9) kaizen nedir ?
10) bakanlardan içişleri bakanı kimdir?
11) tek kadın basbakanımız kimdir?
12) taşın üstünde 5 kuş vardı üçünü vurdum kaç kuş kaldı ?
13) çöp tenekesi nerde ve rengi ne ?
14) polis iken sana milletvekili tokat attı napardın?
15) bölümüne göre sorular soruluyor, mesela ekonomik modelleri sırala demişlerdi bana ?
16) kaç tane önemli geçit vardır ya da akdenizdeki önemli geçitleri söyle ?
DEVAMINI OKU>>>
1) arkandaki duvarın rengi nedir ?
2) bu odada kaç tane sandalye var?
3) arkandaki tahtanın rengi nedir?
4) bu odada kaç kişi var?
5) pencereden dışarı baktığında ne görüyorsun?
6) aynı anne ve babadan olan ve kardesi olmayan kişi kimdir ?
7) 4 elma vardı ikisini aldım kaç elmam oldu ?
8) mesela adanadaysan çevresindeki illeri say?
9) kaizen nedir ?
10) bakanlardan içişleri bakanı kimdir?
11) tek kadın basbakanımız kimdir?
12) taşın üstünde 5 kuş vardı üçünü vurdum kaç kuş kaldı ?
13) çöp tenekesi nerde ve rengi ne ?
14) polis iken sana milletvekili tokat attı napardın?
15) bölümüne göre sorular soruluyor, mesela ekonomik modelleri sırala demişlerdi bana ?
16) kaç tane önemli geçit vardır ya da akdenizdeki önemli geçitleri söyle ?
POMEM DEYİMLERİ POMEM ATA SÖZLERİ
1 ‘‘Üzüm üzüme baka baka kararır’’ sözünü açıklayınız.
İnsan etkileşime ve etkilenmeye açık bir varlıktır. Karşısındakini etkileyebildiği gibi ondan etkilenebilir de. Hatta çevremize dikkat ettiğimizde bunun birçok örneğini görebiliriz. Mesela esneyen birisini gördüğümüzde biz de ister istemez esneriz. Farklı bir şiveyle konuşan insanların arasında yaşayanlar bir süre sonra aynı şiveyle konuşma eğilimi gösterirler. Sadece bu örneklerdeki gibi yalnızca davranış olarak değil huy ve karakter olarak da insan insandan etkilenir. Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan diye boşa dememişlerdir.
2- ‘‘Atılan ok geri dönmez’’ sözünü açıklayınız.
Kimi zaman iyi düşünüp taşınmadan, olacakları hesaplamadan bazı eylemlere girişir ve sonuçta pişman olur insan. O anda ilk durumuna dönmek ister ama bu mümkün değildir. Çünkü olan olmuş, çoktan iş işten geçmiştir. Örneğin söz ağızdan çıktıktan sonra geri alınmaz. Patlatılan bir bombanın geri dönüşü yoktur. Ölen bir insanı hayata döndürmek imkânsızdır. Bu yüzden bir iş yapmadan önce iyi düşünmeli ve öyle karar vermelidir.
3- ‘‘Ayıpsız dost arayan dostsuz kalır’’ sözünü açıklayınız.
Hemen her şeyin, her insanın bir kusuru, bir eksiği vardır. Hatasız kul olmaz. Dolayısıyla insanın mükemmel bir dost, arkadaş ve sevgili aramaya çalışması boşunadır. Böyle bir dost bulamayacağı gibi, dostsuz kalması da mümkündür. Bu bakımdan insan bir şey elde etmek, bir dost bulmak istiyorsa onları kusurları ile kabul etmeye hazır olmalıdır.
4- ‘‘Yanlış hesap Bağdat’tan döner’’ sözünü açıklayınız.
İnsanın yaptığı yanlış bir iş mutlaka karşısına çıkacaktır. Çünkü yanlış bir yolda yürüyen insan bunun neticesi ile er geç karşılaşır. Ayrıca ortaya çıkan bir yanlışlık çok geç de olsa, kesinlikle düzeltilmelidir.
5- ‘‘Açık yaraya tuz ekilmez’’ sözünü açıklayınız.
Acısı ve derdi taze olan bir kimsenin üzüntüsünü artıracak söz ve davranışlardan kaçınmak gereklidir. Örneğin sinirlenmiş bir insana onu kızdıracak bir söz söylemek o insanı çileden çıkardığı gibi bu sözü söyleyen insanın da zarar görmesi muhtemeldir. Ateşe körükle gitmek deyiminin de bu sözle yakın anlamda olduğu söylenebilir.
6- ‘‘Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir’’ sözünü açıklayınız.
‘‘Yaptıklarımız yapacaklarımızın garantisidir’’ şeklinde bir söz vardır. Gerçekten de insanın yaptıkları yapacaklarını gösterir. İnsanoğlu bugün ne yapıyorsa yarın ve öteki gün de büyük ihtimalle aynı şeyi yapacaktır. Yani bir işin nasıl sonuçlanacağı, işin bugünkü durumundan belli olur.
7- ‘‘Aza kanaat etmeyen çoğu bulamaz’’ sözünü açıklayınız.
Denizi oluşturan damlalardır. Damlaları reddeden ve kabul etmeyen insan denizi de reddetmeye mahkûmdur. Yani anlatmak istediğim, her çok olan şey muhakkak azdan olur. Kim ki elindekinden hoşnut olmuyor, onunla yetinmiyor ve onu hor görüp geri çeviriyorsa büyük bir hata işliyor demektir. Küçük şeylere sahip çıkmayan, onların birikmesiyle olmuş olan çoğu da kaybetmiş sayılır.
8- ‘‘Lafla peynir gemisi yürümez’‘ sözünü açıklayınız.
Oturduğu yerden ülkenin tüm sorunlarını çözen nice insan görmüşüzdür. Bunları eğer iş başına getirsek çoğu hiçbir şey yapamaz. Çünkü konuşmak ile yapmak arasında çok fark vardır. Konuşmak kolay, yapmak ise zordur. ‘‘Akıl çoğalınca söz azalır’’ diye güzel bir deyiş vardır. Yani çalışan ve iş yapan insanlar az konuşurken, çalışmayan ve boş boş oturan insanlar çok konuşur.
9- ‘‘Açma sırrını dostuna o da söyler dostuna’’ sözünü açıklayınız.
Sır özeldir ve gizli tutulmalıdır. Onun gerçekten duyulup yayılması istenmiyorsa, dosta bile açılmamalıdır. Açılırsa o da ağzından kaçırabilir ya da yakınına anlatabilir, bunu başkaları duyabilir ve böylece saklamaya çalıştığın şey sır olmaktan çıkar, yayılır.
10- ‘‘Acele işe şeytan karışır’’ sözünü açıklayınız.
Sakin olmak ve itidalli hareket etmek her zaman gereklidir. Çünkü acele eden bir insanın hata yapma ihtimali sakin bir insandan daha fazladır. En iyi bilinen ve yapılan iş dahi aceleye getirildiğinde yarım yamalak ve eksik yapıldığı görülecektir. Bunun sebebi acele eden kişi aklî melekelerini tam olarak kullanamaz. Bu sebeptendir ki acele giden ecele giden demişlerdir.
11- ‘‘Herkes kendi evinin önünü süpürmeli‘’ sözünü açıklayınız.
Toplumun her ferdi kendi üzerine düşen görevi yaptığı zaman tüm dengeler yerine oturur, eksiklik ve kusurlar ortadan kalkar. Çünkü yerine getirilmeyen sorumluluklar başka insanların sırtına kalır. Bu yük ise ağır olduğundan altından kalkılamaz ve yapılması gereken işler ortada kalır. Bu durum gösteriyor ki herkesin küçük bir katkısı, bazı insanların büyük katkısından daha çok iş görmektedir
12- Atatürk’ün ‘‘Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim’’ sözünü açıklayınız.
Spor, yalnız beden kabiliyetinin bir üstünlüğü sayılmaz. İdrak ve ahlak da bu işe yardım eder. Zekâ ve kavrayışı kısa olan kuvvetliler, zekâ ve kavrayışı yerinde olan daha az kuvvetlilerle başa çıkamazlar. Zekâyı, çevikliği ve ahlakı bir bütün olarak taşıyan sporcular mutlaka kendi dallarında başarılı olacaklardır.
13- ‘‘Baş başa vermeyince taş yerinden kalkmaz’’ sözünü açıklayınız.
Bu söz dayanışma ve işbirliğinin önemini ortaya koymaktadır. Bir insan çok kuvvetli, akıllı ve bilgili olabilir. Ama tek başına olduğunda yapabileceklerinin bir sınırı vardır. Fakat bir işbirliği içinde olursa hem yükü hafifler hem de amacına daha kolay ulaşır. Mesela 50 kiloluk bir kutuyu tek başına kaldırmak isteyen bir kişi 50 kiloluk yükün altına girmiş olur. Ama beş kişi aynı kutuyu kaldırmak istediğinde her birisine düşen ağırlık 50 kilo değil 10 kilodur.
14- ‘‘Bin bilsen de bir bilene danış’’ sözünü açıklayınız.
Herkes eşit bilgiye sahip değildir. Çok iyi bildiğimizi sandığımız konunun bilmediğimiz bir yanı olabilir, o konuyu bizden daha iyi bilenler de çıkabilir. Bu yüzden bir işe kalkışmadan önce bu gibi kimselere danışmalı, onların bilgi ve tecrübelerinden yararlanmalıyız. Eksiğimizi ancak böyle giderebilir, yanlışımızdan ancak böyle kurtulabilir, iyi bir sonuca da ancak böylekavuşabiliriz.
15- ‘‘Akan su yosun tutmaz’’ sözünü açıklayınız.
Bilinen bir şeydir ki, devamlı akan su kendini ve yatağını temiz tutar; hareketsiz ve birikinti hâlinde olan su da aksine mikrop ve pisliği bünyesinde taşır. Denebilir ki hareketlilik, canlılık ve çalışkanlık insanı canlı ve üretken yapar; iyimser kılar, kötülükten uzak tutar, düşkünlüğünü önler; böylece o insan hem kendine, hem de başkalarına yararlı olur.
16- ‘‘Aslan yattığı yerden belli olur’’sözünü açıklayınız.
İnsanların kişilikleri ile sürekli bulundukları yerler arasında bir özdeşlik kurmak mümkündür. Bir kimsenin kişiliği, çalıştığı iş yerinin niteliğinden; yatıp kalktığı evin temizliğinden ve düzeninden anlaşılır. Yani denebilir ki bana bulunduğun mekânı söyle sana nasıl biri olduğunu söyleyeyim!
17- ‘‘Arpa eken buğday biçmez’’ sözünü açıklayınız
Kötü bir davranışta bulunan insan bunun karşılığında iyilik göremez.Yapmaya çalıştığı işin üzerinde lâyıkıyla durmayan ondan iyi sonuç alamaz. Arsızın yüzüne tükürmüşler, “yağmur yağıyor” demiş. Arsız insan kişiliğini, saygınlığını, utanma duygusunu yitirmiş insandır. Dolayısıyla o ne kadar ağır hareket görse, söz işitse yine de aldırış etmez; pişkinliğe vurup iyi bile karşılar.
18- ‘’Otuz iki dişten çıkan otuz iki mahalleye yayılır’’ sözünü açıklayınız.
Ağızdan çıkan bir söz, çok çabuk duyulur; başkalarının diline düşer ve bir anda her tarafa yayılır. Bu yüzden ‘‘dilin kemiği yok’’ ve ‘‘milletin ağzı torba değil ki büzesin’’ gibi deyimler toplumda çok sık kullanılır.
19- ‘‘Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır’’ sözünü açıklayınız.
Bize yapılan bir kötülüğü unutmak ve affetmek gerekir. Yapılan bir iyilik ise asla unutulmamalı, her zaman hatırlanmalıdır. Çünkü bu insaniyetin gereğidir. Bize iyiliği dokunan bir kişiye yaptığı bu işi hatırlatmamız onun da hoşuna gidecektir.
20- ‘‘Araba devrilince yol gösteren çok olur’’ sözünü açıklayınız.
İnsanlar her nedense her şey olup bittikten, işler bozulduktan, ortaya kötü bir netice çıktıktan sonra “niçin böyle yaptın, şöyle yapsaydın, bu yolu tutmalıydın” gibi sözler söylemeyi alışkanlık edinmişlerdir. Önemli olan yapma biçimindeki yanlışlığı, tutulan yoldaki tehlikeyi önceden görmek ve uyarıda bulunmaktır.
21- ‘‘Tatlı dil yılanı bile deliğinden çıkarır’’ sözünü açıklayınız.
Ateşin üzerine ateşle gidildiği zaman alevler daha da büyür, yangını söndürmek daha zor bir hal alır. Sinirli bir insana da sert tepki verildiğinde bu onun daha çok gerilmesine yol açar. Sert ve kırıcı olmayan, yumuşak, hoşa giden, gönül alıcı, etkileyici, inandırıcı ve yerinde söylenmiş bir söz ise insanın hoşuna gider; en azgın kişinin bile inadını kırar, onu yumuşatır ve yola getirir.
22- ‘‘Öfkeyle kalkan zararla oturur’’ sözünü açıklayınız.
Öfkesine kapılarak iş gören insan, sonunda güç durumlara düşer. Çünkü öfkelenmiş, sinirli bir insan iyi düşünemez, olup biteni iyi göremez, sonucu hesaplayamaz. Bu yüzden öfke baldan tatlıdır demişlerdir. Yani öfke ile akıl bir arada bulunmaz. Biri geldiğinde diğeri gider. Kısacası öfkeli iken karar vermemek ve sakin kafayla düşünmek gerekir.
DEVAMINI OKU>>>
1 ‘‘Üzüm üzüme baka baka kararır’’ sözünü açıklayınız.
İnsan etkileşime ve etkilenmeye açık bir varlıktır. Karşısındakini etkileyebildiği gibi ondan etkilenebilir de. Hatta çevremize dikkat ettiğimizde bunun birçok örneğini görebiliriz. Mesela esneyen birisini gördüğümüzde biz de ister istemez esneriz. Farklı bir şiveyle konuşan insanların arasında yaşayanlar bir süre sonra aynı şiveyle konuşma eğilimi gösterirler. Sadece bu örneklerdeki gibi yalnızca davranış olarak değil huy ve karakter olarak da insan insandan etkilenir. Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan diye boşa dememişlerdir.
2- ‘‘Atılan ok geri dönmez’’ sözünü açıklayınız.
Kimi zaman iyi düşünüp taşınmadan, olacakları hesaplamadan bazı eylemlere girişir ve sonuçta pişman olur insan. O anda ilk durumuna dönmek ister ama bu mümkün değildir. Çünkü olan olmuş, çoktan iş işten geçmiştir. Örneğin söz ağızdan çıktıktan sonra geri alınmaz. Patlatılan bir bombanın geri dönüşü yoktur. Ölen bir insanı hayata döndürmek imkânsızdır. Bu yüzden bir iş yapmadan önce iyi düşünmeli ve öyle karar vermelidir.
3- ‘‘Ayıpsız dost arayan dostsuz kalır’’ sözünü açıklayınız.
Hemen her şeyin, her insanın bir kusuru, bir eksiği vardır. Hatasız kul olmaz. Dolayısıyla insanın mükemmel bir dost, arkadaş ve sevgili aramaya çalışması boşunadır. Böyle bir dost bulamayacağı gibi, dostsuz kalması da mümkündür. Bu bakımdan insan bir şey elde etmek, bir dost bulmak istiyorsa onları kusurları ile kabul etmeye hazır olmalıdır.
4- ‘‘Yanlış hesap Bağdat’tan döner’’ sözünü açıklayınız.
İnsanın yaptığı yanlış bir iş mutlaka karşısına çıkacaktır. Çünkü yanlış bir yolda yürüyen insan bunun neticesi ile er geç karşılaşır. Ayrıca ortaya çıkan bir yanlışlık çok geç de olsa, kesinlikle düzeltilmelidir.
5- ‘‘Açık yaraya tuz ekilmez’’ sözünü açıklayınız.
Acısı ve derdi taze olan bir kimsenin üzüntüsünü artıracak söz ve davranışlardan kaçınmak gereklidir. Örneğin sinirlenmiş bir insana onu kızdıracak bir söz söylemek o insanı çileden çıkardığı gibi bu sözü söyleyen insanın da zarar görmesi muhtemeldir. Ateşe körükle gitmek deyiminin de bu sözle yakın anlamda olduğu söylenebilir.
6- ‘‘Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir’’ sözünü açıklayınız.
‘‘Yaptıklarımız yapacaklarımızın garantisidir’’ şeklinde bir söz vardır. Gerçekten de insanın yaptıkları yapacaklarını gösterir. İnsanoğlu bugün ne yapıyorsa yarın ve öteki gün de büyük ihtimalle aynı şeyi yapacaktır. Yani bir işin nasıl sonuçlanacağı, işin bugünkü durumundan belli olur.
7- ‘‘Aza kanaat etmeyen çoğu bulamaz’’ sözünü açıklayınız.
Denizi oluşturan damlalardır. Damlaları reddeden ve kabul etmeyen insan denizi de reddetmeye mahkûmdur. Yani anlatmak istediğim, her çok olan şey muhakkak azdan olur. Kim ki elindekinden hoşnut olmuyor, onunla yetinmiyor ve onu hor görüp geri çeviriyorsa büyük bir hata işliyor demektir. Küçük şeylere sahip çıkmayan, onların birikmesiyle olmuş olan çoğu da kaybetmiş sayılır.
8- ‘‘Lafla peynir gemisi yürümez’‘ sözünü açıklayınız.
Oturduğu yerden ülkenin tüm sorunlarını çözen nice insan görmüşüzdür. Bunları eğer iş başına getirsek çoğu hiçbir şey yapamaz. Çünkü konuşmak ile yapmak arasında çok fark vardır. Konuşmak kolay, yapmak ise zordur. ‘‘Akıl çoğalınca söz azalır’’ diye güzel bir deyiş vardır. Yani çalışan ve iş yapan insanlar az konuşurken, çalışmayan ve boş boş oturan insanlar çok konuşur.
9- ‘‘Açma sırrını dostuna o da söyler dostuna’’ sözünü açıklayınız.
Sır özeldir ve gizli tutulmalıdır. Onun gerçekten duyulup yayılması istenmiyorsa, dosta bile açılmamalıdır. Açılırsa o da ağzından kaçırabilir ya da yakınına anlatabilir, bunu başkaları duyabilir ve böylece saklamaya çalıştığın şey sır olmaktan çıkar, yayılır.
10- ‘‘Acele işe şeytan karışır’’ sözünü açıklayınız.
Sakin olmak ve itidalli hareket etmek her zaman gereklidir. Çünkü acele eden bir insanın hata yapma ihtimali sakin bir insandan daha fazladır. En iyi bilinen ve yapılan iş dahi aceleye getirildiğinde yarım yamalak ve eksik yapıldığı görülecektir. Bunun sebebi acele eden kişi aklî melekelerini tam olarak kullanamaz. Bu sebeptendir ki acele giden ecele giden demişlerdir.
11- ‘‘Herkes kendi evinin önünü süpürmeli‘’ sözünü açıklayınız.
Toplumun her ferdi kendi üzerine düşen görevi yaptığı zaman tüm dengeler yerine oturur, eksiklik ve kusurlar ortadan kalkar. Çünkü yerine getirilmeyen sorumluluklar başka insanların sırtına kalır. Bu yük ise ağır olduğundan altından kalkılamaz ve yapılması gereken işler ortada kalır. Bu durum gösteriyor ki herkesin küçük bir katkısı, bazı insanların büyük katkısından daha çok iş görmektedir
12- Atatürk’ün ‘‘Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim’’ sözünü açıklayınız.
Spor, yalnız beden kabiliyetinin bir üstünlüğü sayılmaz. İdrak ve ahlak da bu işe yardım eder. Zekâ ve kavrayışı kısa olan kuvvetliler, zekâ ve kavrayışı yerinde olan daha az kuvvetlilerle başa çıkamazlar. Zekâyı, çevikliği ve ahlakı bir bütün olarak taşıyan sporcular mutlaka kendi dallarında başarılı olacaklardır.
13- ‘‘Baş başa vermeyince taş yerinden kalkmaz’’ sözünü açıklayınız.
Bu söz dayanışma ve işbirliğinin önemini ortaya koymaktadır. Bir insan çok kuvvetli, akıllı ve bilgili olabilir. Ama tek başına olduğunda yapabileceklerinin bir sınırı vardır. Fakat bir işbirliği içinde olursa hem yükü hafifler hem de amacına daha kolay ulaşır. Mesela 50 kiloluk bir kutuyu tek başına kaldırmak isteyen bir kişi 50 kiloluk yükün altına girmiş olur. Ama beş kişi aynı kutuyu kaldırmak istediğinde her birisine düşen ağırlık 50 kilo değil 10 kilodur.
14- ‘‘Bin bilsen de bir bilene danış’’ sözünü açıklayınız.
Herkes eşit bilgiye sahip değildir. Çok iyi bildiğimizi sandığımız konunun bilmediğimiz bir yanı olabilir, o konuyu bizden daha iyi bilenler de çıkabilir. Bu yüzden bir işe kalkışmadan önce bu gibi kimselere danışmalı, onların bilgi ve tecrübelerinden yararlanmalıyız. Eksiğimizi ancak böyle giderebilir, yanlışımızdan ancak böyle kurtulabilir, iyi bir sonuca da ancak böylekavuşabiliriz.
15- ‘‘Akan su yosun tutmaz’’ sözünü açıklayınız.
Bilinen bir şeydir ki, devamlı akan su kendini ve yatağını temiz tutar; hareketsiz ve birikinti hâlinde olan su da aksine mikrop ve pisliği bünyesinde taşır. Denebilir ki hareketlilik, canlılık ve çalışkanlık insanı canlı ve üretken yapar; iyimser kılar, kötülükten uzak tutar, düşkünlüğünü önler; böylece o insan hem kendine, hem de başkalarına yararlı olur.
16- ‘‘Aslan yattığı yerden belli olur’’sözünü açıklayınız.
İnsanların kişilikleri ile sürekli bulundukları yerler arasında bir özdeşlik kurmak mümkündür. Bir kimsenin kişiliği, çalıştığı iş yerinin niteliğinden; yatıp kalktığı evin temizliğinden ve düzeninden anlaşılır. Yani denebilir ki bana bulunduğun mekânı söyle sana nasıl biri olduğunu söyleyeyim!
17- ‘‘Arpa eken buğday biçmez’’ sözünü açıklayınız
Kötü bir davranışta bulunan insan bunun karşılığında iyilik göremez.Yapmaya çalıştığı işin üzerinde lâyıkıyla durmayan ondan iyi sonuç alamaz. Arsızın yüzüne tükürmüşler, “yağmur yağıyor” demiş. Arsız insan kişiliğini, saygınlığını, utanma duygusunu yitirmiş insandır. Dolayısıyla o ne kadar ağır hareket görse, söz işitse yine de aldırış etmez; pişkinliğe vurup iyi bile karşılar.
18- ‘’Otuz iki dişten çıkan otuz iki mahalleye yayılır’’ sözünü açıklayınız.
Ağızdan çıkan bir söz, çok çabuk duyulur; başkalarının diline düşer ve bir anda her tarafa yayılır. Bu yüzden ‘‘dilin kemiği yok’’ ve ‘‘milletin ağzı torba değil ki büzesin’’ gibi deyimler toplumda çok sık kullanılır.
19- ‘‘Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır’’ sözünü açıklayınız.
Bize yapılan bir kötülüğü unutmak ve affetmek gerekir. Yapılan bir iyilik ise asla unutulmamalı, her zaman hatırlanmalıdır. Çünkü bu insaniyetin gereğidir. Bize iyiliği dokunan bir kişiye yaptığı bu işi hatırlatmamız onun da hoşuna gidecektir.
20- ‘‘Araba devrilince yol gösteren çok olur’’ sözünü açıklayınız.
İnsanlar her nedense her şey olup bittikten, işler bozulduktan, ortaya kötü bir netice çıktıktan sonra “niçin böyle yaptın, şöyle yapsaydın, bu yolu tutmalıydın” gibi sözler söylemeyi alışkanlık edinmişlerdir. Önemli olan yapma biçimindeki yanlışlığı, tutulan yoldaki tehlikeyi önceden görmek ve uyarıda bulunmaktır.
21- ‘‘Tatlı dil yılanı bile deliğinden çıkarır’’ sözünü açıklayınız.
Ateşin üzerine ateşle gidildiği zaman alevler daha da büyür, yangını söndürmek daha zor bir hal alır. Sinirli bir insana da sert tepki verildiğinde bu onun daha çok gerilmesine yol açar. Sert ve kırıcı olmayan, yumuşak, hoşa giden, gönül alıcı, etkileyici, inandırıcı ve yerinde söylenmiş bir söz ise insanın hoşuna gider; en azgın kişinin bile inadını kırar, onu yumuşatır ve yola getirir.
22- ‘‘Öfkeyle kalkan zararla oturur’’ sözünü açıklayınız.
Öfkesine kapılarak iş gören insan, sonunda güç durumlara düşer. Çünkü öfkelenmiş, sinirli bir insan iyi düşünemez, olup biteni iyi göremez, sonucu hesaplayamaz. Bu yüzden öfke baldan tatlıdır demişlerdir. Yani öfke ile akıl bir arada bulunmaz. Biri geldiğinde diğeri gider. Kısacası öfkeli iken karar vermemek ve sakin kafayla düşünmek gerekir.
Merhaba Arkadaşlar Pomem Öğrencileri İçin Hazırladığımız Pomem Sözlü Mülakatında Sorulan Sorular Ve Cevaplar Elimizden gediği Kadar Sizlere Yardımcı Olmaya Çalıştık Tüm Pomem'ci Arkadaşlara Başarılar
ÖZLÜ MÜLAKAT SORU VE CEVAPLARI
a-) POMEM GENEL SORULAR
1-) İnkılâpçılık ilkesini anlatınız.?
İnkılâp, bir toplumun önemli kurumlarını kısa bir süre içinde değiştirip kendini yenileştirmesi atılımıdır. Tarihte önemli, büyük inkılâplar görülmüştür. Atatürk yönetimindeki Türk Milleti de tarihteki en önemli İnkılâplardan birini gerçekleştirmiştir. Bir toplumda durup dururken inkılâp yapılmaz, inkılâpların tarihten gelen büyük sebepleri vardır.
2- Laiklik ilkesini anlatınız.?
Laiklik; devlet düzeninin ve hukuk kurallarının dine değil, akla ve bilime dayandırılmasıdır. Laiklik ilkesi Atatürk’ün Cumhuriyetçilik ile beraber önem verdiği iki ana ilkeden biridir.Son olarak laiklik ilkesi 1937 yılında anayasamıza girmiştir.
3- Halkçılık ilkesini anlatınız.?
Bir milleti oluşturan, çeşitli mesleklerin ve toplumsal grupların içinde bulunan insanlara halk denir. Bu bakımdan halkçılık ilkesi hem cumhuriyetçilik hem de milliyetçilik ilkelerinin zorunlu bir sonucudur. Halkçılık ise bir millet içindeki çeşitli insan gruplarının çıkarına ve yararına bir siyaset izlenmesi, halkın kendi kendini yönetmeye alıştırılmasıdır. Halkçılık, milleti oluşturan tüm unsurlar arasında eşitliğin sağlanmasıdır. Bu önemli ilke sınıf ayrımcılığını reddeder, sınıf dayanışmasını esas alır. Atatürk’e göre halkçılık toplum düzenini çalışmaya, hukuka dayandırmak isteyen bir toplum istemidir. (1921)
4- Milliyetçilik ilkesini anlatınız.?
Ait olduğu milletin varlığını sürdürmesi ve yüceltmesi için diğer bireylerle birlikte çalışmaya, bu çalışmayı ve bilinci, diğer kuşaklara da yansıtmaya "milliyetçilik" denilir. Bu tanıma göre milliyetçiliğin en önemli öğesi "millet" olmaktır. Atatürk’e göre ‘‘Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk halkına, Türk milleti denir’’. (1930)Atatürk’ün Milliyetçilik ilkesi ırkçılığa karşı olup kendini Türk sayan herkesi Türk kabul eder.
5- Cumhuriyetçilik ilkesini anlatınız.?
Doğrudan millet egemenliğe dayanan, yöneticilerin halkoyuyla ve belirli bir süre için seçilmesiyle oluşan yönetim biçimine ‘‘Cumhuriyet’’ denir. Cumhuriyetçilik ilkesi laiklik ile beraber Atatürk’ün en çok önem verdiği iki ana ilkeden biridir.Devletimizin temel yapısını ve biçimini belirleyen ilkedir.Cumhuriyetçilik ilkesi monarşiye, oligarşiye ve aristokrasiye karşıdır.
6- Devletçilik ilkesini anlatınız.?
Devletçilik, temel anlamıyla devletin ekonomik hayatın içine girmesidir.Ama bu yapılırken sosyalist model benimsenmez. Elinde sermayesi olan vatandaşlar, istedikleri biçimde üretime katılabilirler.Devlet bir yandan özel sektörü destekler, diğer yandan onun giremediği alanlara doğrudan katılır.
Bu ilke doğrultusunda Teşvik-i Sanayi Kanunu çıkarılmış, I. Ve II. Beş Yıllık Kalkınma Planları uygulanmıştır.
7- Atatürk’ün Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" sözünden ne anlıyorsunuz?
Yurtta sulh, cihanda sulh" ilk defa Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Mustafa Kemal Atatürk tarafından 20 Nisan 1931'de söylenen ve anayasada yer alan temel dış politika ilkesidir. Dünyada olabilecek herhangi bir rahatsızlığın herkese zarar verebileceğini, bu yüzden de milletlerin diğer milletlerin sorunlarına kayıtsız kalamayacağını ifade eden Atatürkçülüğün bütünleştirici ilkelerindendir.
Atatürk’e göre ‘‘Sulh milletleri refah ve saadete eriştiren en iyi yoldur.’’ (1938) Sürekli savaş halinde bir devlet huzur ve mutluluktan uzaktır. Bu yüzden milletlerin saadete ermesinde kalkınmasında barışın önemi büyüktür. Çünkü sanat olsun, bilim olsun, spor veya başka bir alan olsun ancak barış ve huzur ortamında ilerleme gösterebilir.
8- Atatürk’ün ‘‘Muasır Medeniyet’’ sözünü açıklar mısınız?
Teknolojik, bilimsel, ekonomik ve sanatsal gelişmelerdir. Onun gösterdiği hedef kültürel, inançsal ve geleneksel değerlerimizi yitirmeden medenî olabilmektir. Bu medeniyet neredeyse "muasır medeniyet" orasıdır.Bugün ülkemiz hala gelişmekte olan ülkeler sınıfındadır ve bence gelişmiş bir ülke olabilmek için yapmamız gereken öncelikli şey dışa bağımlı olmaktan kurtulup üreten bir toplum olmaktır. Üretmekten kastım sadece ekonomik anlamda değildir. Her alanda üretici olmalıyız ve her konuda tarz sahibi bir ülke olabilmeliyiz. Bu noktaya geldiğimiz zaman muasır medeniyetler seviyesini sadece yakalamakla kalmayıp bu seviyeyi geçmiş oluruz.
9- Kuvvetler ayrılığı prensibini tarif eder misiniz?
Güçler ayrılığı, yasama, yürütme ve yargının birbirlerinden bağımsızlığını anlatır. Ancak ülkemizde güçler ayrılığı kavramı öncelikle yargının yasama ve yürütmeden bağımsızlığı konusunu gündeme getirmektedir. Hukuk devleti kavramının önemli bir parçası yargı denetimidir. Yargının yasama ve yürütmeyi denetleyebilmesi, iktidarın keyfiliğini önleyebilmesi öncelikle yargının bu organlardan bağımsız olmasını zorunlu kılar.
10- İlk yardım nedir ve ülkemizde ilk yardım konusunda yaşanan sorunlar nelerdir?
Herhangi bir hastalık veya kaza sonucu sağlığı tehlikeye girmiş olan kişi veya kişilere durumlarının daha kötüye gitmesini önlemek amacıyla, çevre imkânlarından yararlanılarak ve ilaçsız olarak yapılan geçici müdahaleye ilkyardım denir. İlkyardımı yapacak olan kişi mutlaka teorik ve uygulamalı ilkyardım eğitimi almış olmalıdırİlkyardımın amaçları; hayatî tehlikeyi ortadan kaldırmak, hastanın veya kazazedenin durumunun kötüleşmesini önlemek ve iyileşmeyi kolaylaştırmaktır. Başka alanlarda olduğu gibi ilk yardım konusunda da ülkemizde yaşanan en büyük sorun eğitimsizlikten kaynaklanmaktadır. Maalesef ülkemizde ilk yardımın önemi kavratılamamıştır.
11- Demokrasi kavramını açıklar mısınız?
Demokrasi, tüm üye veya vatandaşların, organizasyon veya devlet politikasını şekillendirmede eşit hakka sahip olduğu bir yönetim biçimidir. Demokrasi, diğer yönetim şekillerinin arasından sıyrılarak günümüzde en yaygın olarak kullanılan devlet sistemi haline gelmiştir.
12- Başarıyı nasıl tanımlarsınız?
başarı insanın kendi yetenekleri ölçüsünde yapabildiği en önemli iştir.başarı için yalnız zekâ ve yetenek yetmez, inanç ve azim de gerekir. Bunlar bir araya geldiği zaman başarı da arkalarından gelecektir.
13- Başarıda takım çalışmasının rolü nedir?
Takım ruhu, takımı oluşturan tüm bireylerin takımın amacı yönünde bütünleşmeleri ve birlikte hareket etmeleri sonucunda takımda ben imajı yerine biz imajının oluşması olarak yorumlanabilir.
14- Takım sporları ve bireysel sporları örneklerle karşılaştırabilir misiniz?
Bireysel sporlara örnek olarak atletizm, güreş, tenis, masa tenisi, golf, bisiklet ve araba yarışları verilebilir. Takım sporlarına ise voleybol, basketbol, hentbol ve futbol örnek gösterilebilir. Bireysel sporlar ile takım sporları arasındaki en önemli fark ‘‘amaç’’tır. Bireysel sporlarda amaç bireyin kendi başarısıdır. Takım sporlarında ise amaç grubun başarısıdır. Takım sporlarında başarıya ulaşmak için yardımlaşma ve dayanışma görülürken bireysel sporlarda böyle bir durum söz konusu değildir.
15- İnternetin fayda ve zararlarını açıklayınız.?
İnternet, bilgisayar ağlarını kapsayan uluslararası bir ağdır. İnternet sayesinde dünyanın en büyük kütüphanelerinde araştırma yapılabilir, internet üzerinden eğitim veren bir üniversitede okuyup mezun olunabilir, farklı mekânlardaki arkadaşlarla sohbet edilebilir, alış-veriş yapılabilir hatta uçak bileti bile satın alınabilir. Hayatımızı bu kadar kolaylaştıran internetin elbette ki zararlı yönleri de vardır. İnternet ortamında denetim neredeyse yoktur. Zararlı içeriğe sahip sitelere çocuklar ve gençler kolayca erişebilmektedir. Maalesef bu durum çocukların ve gençlerin psikolojik ve sosyal gelişimlerini olumsuz yönde etkiler.
16- Empati nedir, empatik iletişimden ne anlıyorsunuz?
Carl Rogers’a göre, empati, kişinin kendisini karşısındakinin yerine koyup onun duygu ve düşüncelerini anlaması ve bunu tekrar karşısındakine iletmesidir. Empatik iletişim demek olaylara çok yönlü bakabilmek demektir. Olaylara farklı açılardan bakabilen ve başka insanların gözünden aynı olayın değişik açılarını görebilen insanlar empatik iletişim kurabilme becerisine sahip demektir.
17- Eleştiri nedir, nasıl olmalıdır?
Eleştiri, bir eserin, bir konunun doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek maksadıyla inceleme işidir. Fakat toplumdaki genel kanı eleştirinin konuya sadece olumsuz yönleriyle bakmak olduğu şeklindedir. Öncelikle eleştiri yapan kişinin konu hakkında bilgi sahibi olması ve laf olsun diye konuşmaması gerekir. Daha sonra yapılan eleştiri gerçekçi olmalı ve doğruları yansıtmalıdır. Elbette ki yapılan eleştirinin dengeli olması da gerekir. Yani sadece olumlu veya sadece olumsuz açıdan eleştiri yapılmamalıdır. Ayrıca eleştirinin, yapılan kişiye veya konuya katkı sağlaması da önemlidir.
18- Demokratik bir toplumda polisin rolü nedir?
Demokratik sistemlerde halkın temel hak ve özgürlükleri hukuk yoluyla garanti altına alınmıştır. Bu hak ve özgürlüklere kesinlikle dokunulamaz. Bu dokunulmazlığı sağlamak ve garanti altına almak için güçlü bir teşkilata ihtiyaç vardır. İşte bu teşkilat emniyet teşkilatıdır. Güçlü bir emniyet teşkilatı topluma güven verir. Ancak toplum içinde adaletin tesis edilmesi konusunda herhangi bir eksik veya hatalı uygulamaya meydan vermemek için, polis memurları meslekî yeterlilik için gerekli olan hukukî mevzuatı bilmeli ve uygulamada meslekî etik (ahlak) ilkelerine riayet etmelidir.
19- Avrupa Birliği hakkında bilgi veriniz.?
Avrupa Birliği'nin temelleri 1951 yılında, 6 ülkenin katılımıyla oluşturulan Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu'na ve 1957’deki Roma Antlaşması'na dayanmaktadır. Avrupa Birliği üç farklı topluluğun 1957’de oluşturduğu birlikten doğmuştur. Bu topluluklar, Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu, Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu ve Avrupa Ekonomik Topluluğu’dur.2007’de Bulgaristan ve Romanya’nın katılımıyla üye sayısı 27’ye yükselmiştir.AB’yi kuran 6 ülke: Fransa, İtalya, Lüksemburg, Belçika, Almanya ve Hollanda ( FİLBAH )
20- İnsan hakları kavramını açıklar mısınız?
İnsan hakları kavram olarak tüm insanların sahip olduğu kabul edilen "temel hak ve özgürlükleri’’ içine alır. İnsan hakları, ırk, din, dil ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin tüm insanların yararlanabileceği haklardır. Bu hakları kullanmakta herkes eşittir.İnsan hakları, tüm insanların hak ve saygınlık açısından eşit ve özgür olarak doğduğu anlayışına dayanır. Yani bütün insanlar hürriyet, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar.Bütün hukuk devletlerinde olduğu gibi ülkemizde de insan hakları anayasa ile güvence altına alınmıştır.
21- Ülkelerin kalkınmasında sizce eğitimin rolü nedir?
Eğitim bireye davranış kazandırma, bireyde istenilen davranış değişikliğini meydana getirme faaliyetleridir. Bir toplum için eğitimse kalkınma ve gelişmenin kilometre taşlarından biridir. Eğitim sayesinde toplumda var olan birçok olumsuzluk giderilip, kültür ve medeniyetin gelişmesi sağlanabilir. Bu halde eğitim toplum için hayatî önem taşır.
22- Terörün ekonomik ve sosyal yönden zararlarını açıklayınız.?
21. yüzyılda, birçok ülkenin ulusal bütünlüklerini hedef alan ve birçok ülkedeki demokratik sistemin karşı karşıya bulunduğu en önemli sorunlardan birisi terördür. Terör, günümüzde birçok ülkenin ekonomik, ticari ve sosyal hayatını olumsuz yönde etkileyen evrensel değerleri yok eden “Küresel” bir nitelik kazanmıştır. Terörün ekonomik açıdan en büyük zararı ülkelerin kalkınmasını yavaşlatmasıdır. Jeostratejik, jeopolitik ve jeoekonomik açılardan önemli bir konuma sahip olan Türkiye, yıllarca ülkede yaşanan terör olaylarının sebep olduğu istikrarsızlıklar yüzünden üretimin artırılmasına yönelik yatırımlara ağırlık verememiş ve bunun sonucunda kalkınmasını tamamlayamamıştır.
Sosyal yönden zararları; toplumda huzur ve güvenin yok olması, korku ve endişenin hâkim olması, ülkenin sürekli bir kaos ortamında bulunması, insanların gelecekten umutsuz olması sayılabilir.
23- Küresel ısınma ve kuraklık konusunda bilgi veriniz.
Ekosistem değişince, birçok canlı türü de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak. Uzmanlar küresel ısınmayla mücadele konusunda, öncelikle, sera gazlarının yayılımının azaltılması gerektiğini vurguluyorlar.
24- Bir ülkenin gelişmişlik düzeyini en iyi hangi kriterler gösterir?
Bir ülkenin eğitim, ekonomi, sağlık, spor, bilim ve sanat gibi farklı alanlarda gösterdiği gelişme o ülke hakkında bir fikir verebilir. Bir ülkenin gelişmişliğini gösteren bir başka ölçüt ise diğer dünya devletleri tarafından örnek alınmasıdır. Mesela günümüzde Japonya, ABD ve Almanya gibi devletler başka ülkelerce örnek alınmaktadır. Eğer bir ülke farklı toplumlarca örnek alınmaya başlamışsa o ülkenin gerçekten gelişmiş bir ülke olduğu söylenebilir.
25- Ülkemizdeki trafik kazalarının nedenleri hakkında bilgi veriniz?
Günümüzde trafik kazaları, savaşlar ve depremlerdeki kadar insan ölüm ve yaralanmasına neden olmakta, maddi zararlar da yıldan yıla artmaktadır. Gerçekten de uykusuz, yorgun ve alkollü araç kullanma gibi temel nedenlerle ortaya çıkan kazalar artmaktadır.Ülkemizle diğer Batı Ülkeleri arasında kazalar karşılaştırıldığında ülkemizde trafik kazalarının artmasının temel nedeninin karayoluna ağırlık verilmesi, demiryollarının ihmal edilmesi olduğu görülmüştür. Hâlbuki karayolunun, demiryoluna göre 18 kat daha tehlikeli olduğu tespit edilmiş bulunmaktadır.
26- Ülkemizin deprem riski ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi veriniz.
Deprem, yer kabuğunun derin katmanlarının kırılıp yer değiştirmesi ya da yanardağların püskürme durumuna geçmesi nedeniyle oluşan sarsıntılardır. Ülkemiz topraklarının %92'sinin deprem riski taşıdığı, nüfusumuzun da %95'inin bu bölgeler üzerinde yaşadığı bilinmektedir. Konya ve Mardin gibi yörelerde deprem riski az iken diğer bölge ve şehirlerimizde bu risk çok fazladır. Ülkemizden geçen en önemli fay hattı Kuzey Anadolu levhasıdır.
27- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kuruluş amacı nedir?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), uluslararası bir teşkilat olan Avrupa Konseyi'ne bağlı olarak kurulmuş uluslararası bir mahkemedir. Mahkeme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve ek protokolleriyle güvence altına alınmış olan temel hakların çiğnenmesi durumunda bireylerin, birey gruplarının, tüzel kişiliklerin ve diğer devletlerin, belirli usûl ve kurallar dâhilinde başvurabileceği bir yargı merciidir. Avrupa Konseyinin kuruluş amacı İnsan Hakları ihlallerini önlemek için ortak ülkü ve ilkeleri korumak ve yaymak, ekonomik ve sosyal gelişmeleri sağlamak olarak belirtilmiştir.
28- Hukukun üstünlüğü ilkesi ne demektir?
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bir hukuk devletidir. Bir başka deyişle "hukukun üstünlüğü" ilkesini benimsemiştir. Bu ilke, adalet kavramının temelini oluşturur. Hukukun üstünlüğü, devletin içindeki tüm mekanizmaların, önceden tespit edilmiş bazı kanun ve kurallar içinde işleyeceği anlamına gelir. Her devlet kurumu, anayasanın ve diğer yasaların tespit ettiği görev ve yetkilere sahiptir. Kimsenin bu görev ve yetkileri aşma, değiştirme gibi bir gücü yoktur. Hukuk, herkesin üstündedir ve dolayısıyla devlet "keyfî" değildir.
DEVAMINI OKU>>>
ÖZLÜ MÜLAKAT SORU VE CEVAPLARI
a-) POMEM GENEL SORULAR
1-) İnkılâpçılık ilkesini anlatınız.?
İnkılâp, bir toplumun önemli kurumlarını kısa bir süre içinde değiştirip kendini yenileştirmesi atılımıdır. Tarihte önemli, büyük inkılâplar görülmüştür. Atatürk yönetimindeki Türk Milleti de tarihteki en önemli İnkılâplardan birini gerçekleştirmiştir. Bir toplumda durup dururken inkılâp yapılmaz, inkılâpların tarihten gelen büyük sebepleri vardır.
2- Laiklik ilkesini anlatınız.?
Laiklik; devlet düzeninin ve hukuk kurallarının dine değil, akla ve bilime dayandırılmasıdır. Laiklik ilkesi Atatürk’ün Cumhuriyetçilik ile beraber önem verdiği iki ana ilkeden biridir.Son olarak laiklik ilkesi 1937 yılında anayasamıza girmiştir.
3- Halkçılık ilkesini anlatınız.?
Bir milleti oluşturan, çeşitli mesleklerin ve toplumsal grupların içinde bulunan insanlara halk denir. Bu bakımdan halkçılık ilkesi hem cumhuriyetçilik hem de milliyetçilik ilkelerinin zorunlu bir sonucudur. Halkçılık ise bir millet içindeki çeşitli insan gruplarının çıkarına ve yararına bir siyaset izlenmesi, halkın kendi kendini yönetmeye alıştırılmasıdır. Halkçılık, milleti oluşturan tüm unsurlar arasında eşitliğin sağlanmasıdır. Bu önemli ilke sınıf ayrımcılığını reddeder, sınıf dayanışmasını esas alır. Atatürk’e göre halkçılık toplum düzenini çalışmaya, hukuka dayandırmak isteyen bir toplum istemidir. (1921)
4- Milliyetçilik ilkesini anlatınız.?
Ait olduğu milletin varlığını sürdürmesi ve yüceltmesi için diğer bireylerle birlikte çalışmaya, bu çalışmayı ve bilinci, diğer kuşaklara da yansıtmaya "milliyetçilik" denilir. Bu tanıma göre milliyetçiliğin en önemli öğesi "millet" olmaktır. Atatürk’e göre ‘‘Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk halkına, Türk milleti denir’’. (1930)Atatürk’ün Milliyetçilik ilkesi ırkçılığa karşı olup kendini Türk sayan herkesi Türk kabul eder.
5- Cumhuriyetçilik ilkesini anlatınız.?
Doğrudan millet egemenliğe dayanan, yöneticilerin halkoyuyla ve belirli bir süre için seçilmesiyle oluşan yönetim biçimine ‘‘Cumhuriyet’’ denir. Cumhuriyetçilik ilkesi laiklik ile beraber Atatürk’ün en çok önem verdiği iki ana ilkeden biridir.Devletimizin temel yapısını ve biçimini belirleyen ilkedir.Cumhuriyetçilik ilkesi monarşiye, oligarşiye ve aristokrasiye karşıdır.
6- Devletçilik ilkesini anlatınız.?
Devletçilik, temel anlamıyla devletin ekonomik hayatın içine girmesidir.Ama bu yapılırken sosyalist model benimsenmez. Elinde sermayesi olan vatandaşlar, istedikleri biçimde üretime katılabilirler.Devlet bir yandan özel sektörü destekler, diğer yandan onun giremediği alanlara doğrudan katılır.
Bu ilke doğrultusunda Teşvik-i Sanayi Kanunu çıkarılmış, I. Ve II. Beş Yıllık Kalkınma Planları uygulanmıştır.
7- Atatürk’ün Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" sözünden ne anlıyorsunuz?
Yurtta sulh, cihanda sulh" ilk defa Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Mustafa Kemal Atatürk tarafından 20 Nisan 1931'de söylenen ve anayasada yer alan temel dış politika ilkesidir. Dünyada olabilecek herhangi bir rahatsızlığın herkese zarar verebileceğini, bu yüzden de milletlerin diğer milletlerin sorunlarına kayıtsız kalamayacağını ifade eden Atatürkçülüğün bütünleştirici ilkelerindendir.
Atatürk’e göre ‘‘Sulh milletleri refah ve saadete eriştiren en iyi yoldur.’’ (1938) Sürekli savaş halinde bir devlet huzur ve mutluluktan uzaktır. Bu yüzden milletlerin saadete ermesinde kalkınmasında barışın önemi büyüktür. Çünkü sanat olsun, bilim olsun, spor veya başka bir alan olsun ancak barış ve huzur ortamında ilerleme gösterebilir.
8- Atatürk’ün ‘‘Muasır Medeniyet’’ sözünü açıklar mısınız?
Teknolojik, bilimsel, ekonomik ve sanatsal gelişmelerdir. Onun gösterdiği hedef kültürel, inançsal ve geleneksel değerlerimizi yitirmeden medenî olabilmektir. Bu medeniyet neredeyse "muasır medeniyet" orasıdır.Bugün ülkemiz hala gelişmekte olan ülkeler sınıfındadır ve bence gelişmiş bir ülke olabilmek için yapmamız gereken öncelikli şey dışa bağımlı olmaktan kurtulup üreten bir toplum olmaktır. Üretmekten kastım sadece ekonomik anlamda değildir. Her alanda üretici olmalıyız ve her konuda tarz sahibi bir ülke olabilmeliyiz. Bu noktaya geldiğimiz zaman muasır medeniyetler seviyesini sadece yakalamakla kalmayıp bu seviyeyi geçmiş oluruz.
9- Kuvvetler ayrılığı prensibini tarif eder misiniz?
Güçler ayrılığı, yasama, yürütme ve yargının birbirlerinden bağımsızlığını anlatır. Ancak ülkemizde güçler ayrılığı kavramı öncelikle yargının yasama ve yürütmeden bağımsızlığı konusunu gündeme getirmektedir. Hukuk devleti kavramının önemli bir parçası yargı denetimidir. Yargının yasama ve yürütmeyi denetleyebilmesi, iktidarın keyfiliğini önleyebilmesi öncelikle yargının bu organlardan bağımsız olmasını zorunlu kılar.
10- İlk yardım nedir ve ülkemizde ilk yardım konusunda yaşanan sorunlar nelerdir?
Herhangi bir hastalık veya kaza sonucu sağlığı tehlikeye girmiş olan kişi veya kişilere durumlarının daha kötüye gitmesini önlemek amacıyla, çevre imkânlarından yararlanılarak ve ilaçsız olarak yapılan geçici müdahaleye ilkyardım denir. İlkyardımı yapacak olan kişi mutlaka teorik ve uygulamalı ilkyardım eğitimi almış olmalıdırİlkyardımın amaçları; hayatî tehlikeyi ortadan kaldırmak, hastanın veya kazazedenin durumunun kötüleşmesini önlemek ve iyileşmeyi kolaylaştırmaktır. Başka alanlarda olduğu gibi ilk yardım konusunda da ülkemizde yaşanan en büyük sorun eğitimsizlikten kaynaklanmaktadır. Maalesef ülkemizde ilk yardımın önemi kavratılamamıştır.
11- Demokrasi kavramını açıklar mısınız?
Demokrasi, tüm üye veya vatandaşların, organizasyon veya devlet politikasını şekillendirmede eşit hakka sahip olduğu bir yönetim biçimidir. Demokrasi, diğer yönetim şekillerinin arasından sıyrılarak günümüzde en yaygın olarak kullanılan devlet sistemi haline gelmiştir.
12- Başarıyı nasıl tanımlarsınız?
başarı insanın kendi yetenekleri ölçüsünde yapabildiği en önemli iştir.başarı için yalnız zekâ ve yetenek yetmez, inanç ve azim de gerekir. Bunlar bir araya geldiği zaman başarı da arkalarından gelecektir.
13- Başarıda takım çalışmasının rolü nedir?
Takım ruhu, takımı oluşturan tüm bireylerin takımın amacı yönünde bütünleşmeleri ve birlikte hareket etmeleri sonucunda takımda ben imajı yerine biz imajının oluşması olarak yorumlanabilir.
14- Takım sporları ve bireysel sporları örneklerle karşılaştırabilir misiniz?
Bireysel sporlara örnek olarak atletizm, güreş, tenis, masa tenisi, golf, bisiklet ve araba yarışları verilebilir. Takım sporlarına ise voleybol, basketbol, hentbol ve futbol örnek gösterilebilir. Bireysel sporlar ile takım sporları arasındaki en önemli fark ‘‘amaç’’tır. Bireysel sporlarda amaç bireyin kendi başarısıdır. Takım sporlarında ise amaç grubun başarısıdır. Takım sporlarında başarıya ulaşmak için yardımlaşma ve dayanışma görülürken bireysel sporlarda böyle bir durum söz konusu değildir.
15- İnternetin fayda ve zararlarını açıklayınız.?
İnternet, bilgisayar ağlarını kapsayan uluslararası bir ağdır. İnternet sayesinde dünyanın en büyük kütüphanelerinde araştırma yapılabilir, internet üzerinden eğitim veren bir üniversitede okuyup mezun olunabilir, farklı mekânlardaki arkadaşlarla sohbet edilebilir, alış-veriş yapılabilir hatta uçak bileti bile satın alınabilir. Hayatımızı bu kadar kolaylaştıran internetin elbette ki zararlı yönleri de vardır. İnternet ortamında denetim neredeyse yoktur. Zararlı içeriğe sahip sitelere çocuklar ve gençler kolayca erişebilmektedir. Maalesef bu durum çocukların ve gençlerin psikolojik ve sosyal gelişimlerini olumsuz yönde etkiler.
16- Empati nedir, empatik iletişimden ne anlıyorsunuz?
Carl Rogers’a göre, empati, kişinin kendisini karşısındakinin yerine koyup onun duygu ve düşüncelerini anlaması ve bunu tekrar karşısındakine iletmesidir. Empatik iletişim demek olaylara çok yönlü bakabilmek demektir. Olaylara farklı açılardan bakabilen ve başka insanların gözünden aynı olayın değişik açılarını görebilen insanlar empatik iletişim kurabilme becerisine sahip demektir.
17- Eleştiri nedir, nasıl olmalıdır?
Eleştiri, bir eserin, bir konunun doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek maksadıyla inceleme işidir. Fakat toplumdaki genel kanı eleştirinin konuya sadece olumsuz yönleriyle bakmak olduğu şeklindedir. Öncelikle eleştiri yapan kişinin konu hakkında bilgi sahibi olması ve laf olsun diye konuşmaması gerekir. Daha sonra yapılan eleştiri gerçekçi olmalı ve doğruları yansıtmalıdır. Elbette ki yapılan eleştirinin dengeli olması da gerekir. Yani sadece olumlu veya sadece olumsuz açıdan eleştiri yapılmamalıdır. Ayrıca eleştirinin, yapılan kişiye veya konuya katkı sağlaması da önemlidir.
18- Demokratik bir toplumda polisin rolü nedir?
Demokratik sistemlerde halkın temel hak ve özgürlükleri hukuk yoluyla garanti altına alınmıştır. Bu hak ve özgürlüklere kesinlikle dokunulamaz. Bu dokunulmazlığı sağlamak ve garanti altına almak için güçlü bir teşkilata ihtiyaç vardır. İşte bu teşkilat emniyet teşkilatıdır. Güçlü bir emniyet teşkilatı topluma güven verir. Ancak toplum içinde adaletin tesis edilmesi konusunda herhangi bir eksik veya hatalı uygulamaya meydan vermemek için, polis memurları meslekî yeterlilik için gerekli olan hukukî mevzuatı bilmeli ve uygulamada meslekî etik (ahlak) ilkelerine riayet etmelidir.
19- Avrupa Birliği hakkında bilgi veriniz.?
Avrupa Birliği'nin temelleri 1951 yılında, 6 ülkenin katılımıyla oluşturulan Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu'na ve 1957’deki Roma Antlaşması'na dayanmaktadır. Avrupa Birliği üç farklı topluluğun 1957’de oluşturduğu birlikten doğmuştur. Bu topluluklar, Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu, Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu ve Avrupa Ekonomik Topluluğu’dur.2007’de Bulgaristan ve Romanya’nın katılımıyla üye sayısı 27’ye yükselmiştir.AB’yi kuran 6 ülke: Fransa, İtalya, Lüksemburg, Belçika, Almanya ve Hollanda ( FİLBAH )
20- İnsan hakları kavramını açıklar mısınız?
İnsan hakları kavram olarak tüm insanların sahip olduğu kabul edilen "temel hak ve özgürlükleri’’ içine alır. İnsan hakları, ırk, din, dil ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin tüm insanların yararlanabileceği haklardır. Bu hakları kullanmakta herkes eşittir.İnsan hakları, tüm insanların hak ve saygınlık açısından eşit ve özgür olarak doğduğu anlayışına dayanır. Yani bütün insanlar hürriyet, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar.Bütün hukuk devletlerinde olduğu gibi ülkemizde de insan hakları anayasa ile güvence altına alınmıştır.
21- Ülkelerin kalkınmasında sizce eğitimin rolü nedir?
Eğitim bireye davranış kazandırma, bireyde istenilen davranış değişikliğini meydana getirme faaliyetleridir. Bir toplum için eğitimse kalkınma ve gelişmenin kilometre taşlarından biridir. Eğitim sayesinde toplumda var olan birçok olumsuzluk giderilip, kültür ve medeniyetin gelişmesi sağlanabilir. Bu halde eğitim toplum için hayatî önem taşır.
22- Terörün ekonomik ve sosyal yönden zararlarını açıklayınız.?
21. yüzyılda, birçok ülkenin ulusal bütünlüklerini hedef alan ve birçok ülkedeki demokratik sistemin karşı karşıya bulunduğu en önemli sorunlardan birisi terördür. Terör, günümüzde birçok ülkenin ekonomik, ticari ve sosyal hayatını olumsuz yönde etkileyen evrensel değerleri yok eden “Küresel” bir nitelik kazanmıştır. Terörün ekonomik açıdan en büyük zararı ülkelerin kalkınmasını yavaşlatmasıdır. Jeostratejik, jeopolitik ve jeoekonomik açılardan önemli bir konuma sahip olan Türkiye, yıllarca ülkede yaşanan terör olaylarının sebep olduğu istikrarsızlıklar yüzünden üretimin artırılmasına yönelik yatırımlara ağırlık verememiş ve bunun sonucunda kalkınmasını tamamlayamamıştır.
Sosyal yönden zararları; toplumda huzur ve güvenin yok olması, korku ve endişenin hâkim olması, ülkenin sürekli bir kaos ortamında bulunması, insanların gelecekten umutsuz olması sayılabilir.
23- Küresel ısınma ve kuraklık konusunda bilgi veriniz.
Ekosistem değişince, birçok canlı türü de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak. Uzmanlar küresel ısınmayla mücadele konusunda, öncelikle, sera gazlarının yayılımının azaltılması gerektiğini vurguluyorlar.
24- Bir ülkenin gelişmişlik düzeyini en iyi hangi kriterler gösterir?
Bir ülkenin eğitim, ekonomi, sağlık, spor, bilim ve sanat gibi farklı alanlarda gösterdiği gelişme o ülke hakkında bir fikir verebilir. Bir ülkenin gelişmişliğini gösteren bir başka ölçüt ise diğer dünya devletleri tarafından örnek alınmasıdır. Mesela günümüzde Japonya, ABD ve Almanya gibi devletler başka ülkelerce örnek alınmaktadır. Eğer bir ülke farklı toplumlarca örnek alınmaya başlamışsa o ülkenin gerçekten gelişmiş bir ülke olduğu söylenebilir.
25- Ülkemizdeki trafik kazalarının nedenleri hakkında bilgi veriniz?
Günümüzde trafik kazaları, savaşlar ve depremlerdeki kadar insan ölüm ve yaralanmasına neden olmakta, maddi zararlar da yıldan yıla artmaktadır. Gerçekten de uykusuz, yorgun ve alkollü araç kullanma gibi temel nedenlerle ortaya çıkan kazalar artmaktadır.Ülkemizle diğer Batı Ülkeleri arasında kazalar karşılaştırıldığında ülkemizde trafik kazalarının artmasının temel nedeninin karayoluna ağırlık verilmesi, demiryollarının ihmal edilmesi olduğu görülmüştür. Hâlbuki karayolunun, demiryoluna göre 18 kat daha tehlikeli olduğu tespit edilmiş bulunmaktadır.
26- Ülkemizin deprem riski ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi veriniz.
Deprem, yer kabuğunun derin katmanlarının kırılıp yer değiştirmesi ya da yanardağların püskürme durumuna geçmesi nedeniyle oluşan sarsıntılardır. Ülkemiz topraklarının %92'sinin deprem riski taşıdığı, nüfusumuzun da %95'inin bu bölgeler üzerinde yaşadığı bilinmektedir. Konya ve Mardin gibi yörelerde deprem riski az iken diğer bölge ve şehirlerimizde bu risk çok fazladır. Ülkemizden geçen en önemli fay hattı Kuzey Anadolu levhasıdır.
27- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kuruluş amacı nedir?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), uluslararası bir teşkilat olan Avrupa Konseyi'ne bağlı olarak kurulmuş uluslararası bir mahkemedir. Mahkeme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve ek protokolleriyle güvence altına alınmış olan temel hakların çiğnenmesi durumunda bireylerin, birey gruplarının, tüzel kişiliklerin ve diğer devletlerin, belirli usûl ve kurallar dâhilinde başvurabileceği bir yargı merciidir. Avrupa Konseyinin kuruluş amacı İnsan Hakları ihlallerini önlemek için ortak ülkü ve ilkeleri korumak ve yaymak, ekonomik ve sosyal gelişmeleri sağlamak olarak belirtilmiştir.
28- Hukukun üstünlüğü ilkesi ne demektir?
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bir hukuk devletidir. Bir başka deyişle "hukukun üstünlüğü" ilkesini benimsemiştir. Bu ilke, adalet kavramının temelini oluşturur. Hukukun üstünlüğü, devletin içindeki tüm mekanizmaların, önceden tespit edilmiş bazı kanun ve kurallar içinde işleyeceği anlamına gelir. Her devlet kurumu, anayasanın ve diğer yasaların tespit ettiği görev ve yetkilere sahiptir. Kimsenin bu görev ve yetkileri aşma, değiştirme gibi bir gücü yoktur. Hukuk, herkesin üstündedir ve dolayısıyla devlet "keyfî" değildir.